top of page

Pablo Bira - Stout Dosyası

Güncelleme tarihi: 26 Ağu 2022



Bodrumlu kraft bira markası Pablo Bira, 2020 Temmuz ayında değiştirdiği etiketleriyle kendinden söz ettiriyor. Değişen etiketiyle birlikte Amerikan IPA birasını çok güzelleştirdiğini söylemeden geçemeyeceğim.


2020 Aralık ayına doğru bira portföyüne "Stout" türü de eklendi ve bu yazının konusunu oluşturdu.



Yazıya başlamadan önce, Pablo'ya ismini veren köpek dostumuz Pablo'nun 3 Ocak 2021 günü vefat ettiği haberiyle üzüntüye boğulduk. Pablo dostumuz eminim güzel hatıralar bırakmıştır ve adı güzel biralarla hayatta kalmaya devam edecektir. Pablo ailesine tekrar baş sağlığı dilerim.


Gelelim biramıza...




Pablo Stout, bu birada kraft kahveci Null Coffee (IG: NullCoffee) ile işbirliği yapmış olduğunu duyurdu. Bu, benim gibi bir çok bira severi ve "kraft" kültürüne değer verenleri sevindiren bir iş birliği.


Öncelikle bardaktaki görüntüsünden başlayalım. Daha önce Trokya Kuzgun (Oatmeal Stout) birasında alışılmışın dışında, stout biradan beklenen ölçüde kopkoyu siyah renk yoktu. Bunun sebebinin "yulaf maltı" olduğu söylenmişti. O bira bu görüntüsüyle bir stout'dan daha çok, "brown ale" ya da tabiri caizse Efes Dark Brown'a benziyordu.


Pablo Bira (Stout), içeriğindeki "yulaf ezmesine" rağmen bizi bardakta kopkoyu siyah bir renk ve kahverengiye dönük köpüğü ile karşılıyor. Bardağa doldururken köpük oluşturmak için biraz agresif davranmak gerekse de sonunda kahverengi rengine sahip görüntüsüyle güzel gözüküyor.


Kokuda kahve notaları güzel bir şekilde hissediliyor. Evet yoğun değil, ama anlaşılabilir ölçüde. Bunun yanında kırmızı erik(mürdüm eriği) tatlılığı kokusu gibi bir his de veriyor.


Tadım kısmına geçtiğimizde kavruk-kahvemsi notalar baskın bir şekilde hissedilmiyor ve oldukça geri planda kalmış. Koyu(kırmızı renkli) meyvelerden aşina olduğumuz (belki yine mürdüm eriği ve belki gün kurusu) tatlı notalar hissediliyor. Null Coffee'nin kahve çekirdeklerini daha önce deneyimledim, bu belirttiğim meyvemsi notalar kahve çekirdeklerinden geliyor olabilir. Ancak bir stout'dan beklendiği kadar kahvemsi, kavruk ve belki çikolata notalarını bulmak oldukça zor, bunu da belirtmek gerekiyor.


Tadımı yaparken, bardakta diri olan köpük büyük ölçüde kayboldu. Bardağı ara ara sallayınca köpük tekrar oluşuyor orası ayrı (muhtemelen yulaf ezmesi etkisi). Buna ek olarak biranın gazlılığı da zayıf gözüküyor.



Pablo Stout için ilk çıktığında "kış birası" tarzı ifadeler gördüm. Bu ifade biraz ortada kalmış gözüküyor. Tadım sonrası damakta ve gırtlakta sıcaklık bırakıyor, evet. Bu haliyle sıcak havada tercih edilmesi zor. Ama bu, tam anlamıyla bir kış birası olduğu anlamını taşımıyor bana kalırsa. Bu durum alkol oranından (%5) ve hissedilen notaların görece "light" kalmasından kaynaklanıyor. Elbette bir imperial stout da beklemiyoruz :) ama Gara Guzu Karlı Kayın içerseniz ne demek istediğimi anlayacaksınız diye düşünüyorum. Dolayısıyla fena olmayan bu bira için sosyal medyada "kış birası" ifadeleri kullanmak biraz ezberciliğe kaçıyor.


Son olarak, tatlımsı ve hafif kavruk notaların geldiği bu birayla tiramisu, ıslak kek, brownie, Sacher Turtası vb güzel tatlılar ile eşleşebilir.



Her ne kadar bilindik anlamda kış birası değil desem de, kar yağışlarının kendini hissettirdiği bu zamanlarda gününüzü güzelleştirebilir.


Sağlıkla kalın,

Tadım yazısını hazırlarken bana destek olan Kardelen Bozkurt'a teşekkür ederim.


Pab Bodrum'da Görüşmek Dileğiyle... :)

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page